Görüntü açıklaması

Ücretsiz Sevkiyat

Hızlı ve Ücretsiz Gönderin

Görüntü açıklaması

Çevrimiçi destek

Nihai ve 7/24 Destek

Görüntü açıklaması

3d Güvenli ödeme

Güvenli Çevrimiçi Ödeme

Hepsi Zamansızda

Mağazaya git

EPİFANİ KİTAP TOLULUĞU üyelerinin, Gabriel Garcia MARQUEZ’in Kırmızı Pazartesi kitabı üzerine yaptığı yorum ve alıntıların derlemesidir

Image Description

.Bu kitabı günümüze yorarsak yer ve zaman fark etmeksizin her toplumda bazı kavramların anlamının hiç değişmeyeceğini ya da bazı toplumların gelişip bazılarının yerinde saydığını anlayabiliriz.

(Muzaffer ILGÜN’ün Yorumu) ⬆⬆⬆

Kırmızı Pazartesi kitabıyla Gabriel Garcia Marquez toplumun gerçekliğini yaşanmış bir olay üzerinden tüm açıklığıyla kelimelere dökmüştür. Bir toplum kendine ait yadsınamaz kuralları, değiştirilmesi zor olan inançlarıyla kendine has bir kültür oluşturur. Bütüncül kurallara bakıldığında fark edilen şöyle bir gerçek vardır ki bazı kurallar her toplumda değişmez bir bütün haline gelmiştir. Geçmiş, asırlar boyu değişmeden gelmiştir ve gelecek olan yüzyıllar boyunca da değişmeyecektir. Her ne kadar geleceğe doğru gittikçe geliştiğimizi düşünsek dahi bazı kurallar zihniyetin bir ürünü olarak var olmaya devam etmektedir. İşte “namus” kavramı böyle bir kuraldır. Dünyanın her yerinde, tüm zamanların içinde var olmuş bir kural. Yeri geldiğinde kavgalar, cinayetler, kan davaları hatta savaşlar bile bundan mütevellittir. Her erkek ‘namus’ için her cinayeti işleme hakkını görür kendinde. Gerekirse bunun için katil de olur cani de… Peki nedir ‘namus’ adına atfedilen anlamlar? Yalnızca kadının bekareti midir “namus” kavramını bu kadar önemli kılan? Maalesef ki her toplumun her bireyi yalnızca tek anlamın bu olduğunu düşünür. Belki de bundandır kadınlara yapılan sayısız baskının, kısıtlanmış haklarının sebebi. İşte bu eserle yazar toplumun hassas noktasına değiniyor. Herkes tarafından bilindiği halde engellenmesi gereken değil de aksine yerine getirilmesi gereken bir cinayetin sonuçlarının derinliklerine inerek sebebini ortaya dökmektedir. Yazar kelimelerini o kadar ince eleyip sık dokuyarak seçmiştir ki kimin haklı olduğunu kimin haksızlığa uğradığını okuyucuya sorgulatır. Okurken ansızın herkese üzülen bir okuyucuya dönüştürüp, kitap bittiğinde ise yer ve zaman fark etmeksizin her toplumda bazı kavramların anlamının hiç değişmeyeceğinin gerçekliğini hissettirmiştir.

(Zahide ALTIN’ın Yorumu) ⬆⬆⬆

“Gerçekten de Santiago Nasar, öleceği sabah, kendisine yüklenen namussuzluğun neye mal olacağını çok iyi biliyor olmasına rağmen, bir an bile kuşkuya kapılmamıştı. İçinde yaşadığı dünyanın erdem taslama merakını biliyordu, ikizlerin ilkel doğalarının bu şekilde aşağılanmaya direnemeyeceklerini de biliyor olması gerekiyordu. Bayardo San Român’ı hiç kimse iyi tanımıyordu; ama Santiago Nasar, o kibirli görünüşünün altında onun da herkes gibi önyargılarına bağımlı olduğunu bilecek kadar iyi tanıyordu onu. Bu yüzden de Santiago Nasar’ın bu bilinçli vurdumduymazlığı onun intiharı demek olmuştu. Üstelik Vicario kardeşlerin kendisini öldürmek için beklediklerini son anda öğrendiğinde gösterdiği tepki, anlatıldığı gibi, panik olmamış, daha çok masum bir insanın şaşkınlığı olmuştu.”

(Mehmet Zeki DEMİR’in Alıntısı) ⬆⬆⬆

“Bizlerden daha sağlıklıydı; ama insan onun göğsünü dinleyince yüreğinin içinde fokurdayan gözyaşlarını duyabiliyordu.”

(Gülşah BENGÜL’ün Alıntısı) ⬆⬆⬆

Santiago Nasar, kendi düşüncesine göre, kapalı yerdeki çiçeklerin kokusunun ölümle yakın ilişkisi olduğunu sık sık söylerdi bana, o günde tapınağa giderken aynı şeyleri söylemişti. “Cenazemde isteme ha.” demişti bana, ertesi gün oraya çiçek konmaması işiyle benim uğraşmayacağımı aklına bile getirmeden.

(Hicran DOYAN’ın alıntısı) ⬆⬆⬆

Hayatın en sonunda kötü bir romana bu kadar benzeyebileceğini kabul etmek gelmiyordu içimden..

(Mehmet A. BAŞKURT’un alıntısı) ⬆⬆⬆

Onlardan daha terbiyeli kızlar olmadığını düşünürdü hep. “Onlar kusursuz kızlar “dediğini duyardım sık sık. Her erkek onlarla mutlu olur, çünkü acı çekmek için yetiştirilmişler.

(Şevval YUCA’nın alıntısı) ⬆⬆⬆

“416’ncı sayfanın kenarına eczacıdan aldığı kırmızı mürekkeple, kendi elyazısıyla şu notu düşmüştü: Bana bir önyargı verin, dünyayı yerinden oynatayım.

”(Meryem AŞKAR’ın Alıntısı) ⬆⬆⬆

BİR CEVAP BIRAK

Görüntü açıklaması

Güvenli alışveriş noktası

Hızlı ve güvenli ödeme