Ücretsiz Sevkiyat
Hızlı ve Ücretsiz Gönderin
Çevrimiçi destek
Nihai ve 7/24 Destek
3d Güvenli ödeme
Güvenli Çevrimiçi Ödeme
Hepsi Zamansızda
Güvenli alışveriş noktası
Hızlı ve güvenli ödeme
Hızlı ve Ücretsiz Gönderin
Nihai ve 7/24 Destek
Güvenli Çevrimiçi Ödeme
Hızlı ve güvenli ödeme
Soğuk buralar…
Dışarısı ayaz soğuğu, buz soğuğu , kurşun soğuğu, bomba soğuğu…
İçerisi kış soğuğu, yalnızlık soğuğu…
Televizyonu açtım, televizyon ölümden, savaştan, nefretten, evlilik programlarından, çarpık ilişkilerle bezeli realite showlardan geçilmiyordu, televizyona bir kafa attım.
Televizyona bir şey olmadı, kafam kanadı. Helal olsun televizyon reklamının hakkını vermiş. Sonra “tecavüz kaçınılmazsa zevk alacaksın rezilliği” aklıma geldi, ne kadar rezil bir aklım var, babamın da aklı rezildi, onun babasının da aklı rezildi, keşke aklımıza köpekler işese, muhabbet kuşları sıçsa.
Hayır, bu bedduayı köpeklere, muhabbet kuşlarına yapmamam lazım, hem şirk koşamam doğaya. Doğada her şey evrildi, kapitalizm de dahil; ancak, mürekkep yalayanından tut mürekkep tükürenine kadar bu eril zihniyet evrilmedi gitti. Kırmızı mürekkebi bitmiş pilot kalemle aklımı parçapunçuk edeceğim bir gün ibreti alem olsun diye. Kurtulacağım elbet bu eril rezillikten; köpeklerin huzurunda yemin ediyorum anneme, kurtulacağım bir gün.
Neyse…
Kumandayı aldım zamping de zamping ha babam zamping…
Derken bir türkü denk geldi; Amanın o da ne!!! Annemin türküsü!!!
Gözlerimi yumdum, kulağımda annemin türküsü, transa geçmeye hazırlandım,
Türküye eşlik etmeye başladım. Türkünün nakarat kısmına yaklaştıkça
Gereksiz gereksiz bir heyecanlandım, bir heyecanlandım…
Türkü nakarat kısmına geldi “… dağlar kış imiş, yolcum üşümüş” kısmına varmadan elektrik gitti.
Bir cinnet hali ele geçirdi beni. Pencereyi, kapıyı kırmak, indirmek istiyordum ama yemedi, hava buz gibi.
Dışarıya çıkıp elektrik şirketlerine asfalt yolda dümdük, bağıra çağıra küfretmek istedim sadece istedim; ama etmedim. Çünkü dağları olan bu memlekette akşam yediden sonra çıkmak, çıkıp da küfretmek yürek gerektirirdi, benim yüreğim kullanılmıyordu, ev soğuktu, Orhan Veli’nin ceketsiz öldüğünü öğrendiğimden beri yüreğim buz tutmuştu. Bende içten içe en kallavi küfürlerimi “EDISON AMCA ”ya ettim. Ne de olsa EDISON AMCA ölü, ne de olsa ölüler zararsız.
Birazcık rahatladım, çakmağı aradım el yordamıyla, çakmağı buldum, çakmağı yaktım, çakmağın yardımıyla mumu aradım, mumu buldum, mumu yaktım odanın tam ortasına koydum, pencerenin dibinden TURGUT UYAR’ı aldım, mumun huzuruna oturdum, bağıra bağıra “GÖĞE BAKALIM’ı okuyorum şimdi, birazdan da “AÇLIK ÇOĞUNLUKTADIR SEVGİLİM’i okuyacağım sabaha, ses bombalarından gümbür gümbür Müslüm Gürses dinleyen kağıt toplayıcılarının paydos saatine kadar.
Ne yapayım yani?
Bende de cinnet biraz absürt, biraz edebi.