Ücretsiz Sevkiyat
Hızlı ve Ücretsiz Gönderin
Çevrimiçi destek
Nihai ve 7/24 Destek
3d Güvenli ödeme
Güvenli Çevrimiçi Ödeme
Hepsi Zamansızda
Güvenli alışveriş noktası
Hızlı ve güvenli ödeme
Hızlı ve Ücretsiz Gönderin
Nihai ve 7/24 Destek
Güvenli Çevrimiçi Ödeme
Hızlı ve güvenli ödeme
Bekleme Kapısı
An, ruhumuzun her şeyi sıkıştırdığı ve gövdemizin hiçbir şey yaşayamadığı zaman.
Medeniyet, gerçeğin üzerine kurulmuş bir tuzak. Kentler, ruhumuzun uyuştuğu rahatlık.
Hastalık, insana gebe şişkinlik ve anıları bozan yara. Susunuz lütfen! Çünkü mantık, anlamsız denge.
Gerçek, sonsuzluktan ibaret bir meydan; dağların, denizlerin, ormanların ve ateşin tembihli hikâyesi.
İnsan, dağılan ışığın ortak zamanı ve geceye yayılıp güne felek Kadir olan Melik.
Ben, raflardaki yatır kitap ve derin uykudaki Kebikeç. Sen, içimde gezinen hayalet; büyülü bir nefes dalgasındaki zerre.
Kalbim, kâinatın şaşkın tayfası; acemi, cesur ve korkak. Sen, kahvedeki esrar ve türküsü yol olan sır.
Giriş kapısı
Duvar; insanın derin şüphesi, içimizdeki telaşsız kuyu ve unutulmuş en yakın tenha.
Defter; kalp hisarındaki kusur, avcumuzun kız kardeşi ve dargın bir mezar öğüdü.
Kitap; kafamdaki özet, söylediğim ekmek kokusu ve tırnak arası unuttuğum siyah kir pasak.
Ben, babamın yola düşen vasiyeti ve şuurun yanan ocağı. Sen, annemin duvara asılı duası ve biz kulları yetiştiren irşadın hayratı.
Ben, sanrının yedi geçidi ve aynanın karşı sureti. Sen, unuttuğum iki kelimenin uğultusu ve göz rengi.
Biz, heykelin izlediği kalabalık ve çarşının umum gürültüsü. Biraz azık, biraz açlık ve biraz yokluğa dayanmış şer kölesi.
Kentlere alışan şiir dünyaya alışan şiirdir. Çünkü zamanın ahengi biri, hepsi, hiçbiri belki de bir ömür tanrıdır.